İl geneli 'Dede Korkut Hikayeleri' nden hareketle yeni bir hikaye yazma yarışmasına katılım sağlandı
KOCA OĞLU KİRMAN BEY
Eski zamanlarda Koca oğlu Kirman Bey yaşarmış. Kirman Bey güçlü, kuvvetli yiğit bir kişiymiş, ana babasıyla yaşar, Oğuz boylarını korumak için düşmanlarla mücadele edermiş. Günlerden bir gün yanına kırk atlı alıp avlanmaya çıkmış. Yedi gün yediş gece çadır kurup, yemişler, içmişler avlanmışlar. Yedinci günün sonunda eve dönme vakti gelmiş. Kirman Bey atlamış atına düşmüş adamlarının önüne. Eve varınca ne görsünler? Düşman çadırları yakmış yıkmış, Kirman Beyi’in babasını esir alıp gitmiş. Kirman Bey’in anası ne demiş görelim:
Oğul, oğul…
Canımın canı oğul
Dokuz ay karnımda taşıdığım, yemeyip yedirdiğim, içmeyip içirdiğim oğul
Düşman geldi, viran eyledi obamızı
Aldı götürdü yiğitlerden yiğit beyimizi
Analık hakkım helal olsun sana
Git babanı getir bana…
Anasının feryatları Kirman Bey’in yüreğini dağlamış, kırk yiğidiyle çıkmış yola, düşmüş düşmanın peşine. Az gitmiş uz gitmiş, Alsancak meydanı derler orada yetişmiş düşmana. Akıl oyunu edip sarmış yiğitleriyle düşmanın etrafını. Amansız bir dövüş başlamış. Düşman güçlü. Tekfurla karşı karşıya gelmiş Kirman Bey.
Görelim hanım ne demiş:
Ey kalleş düşman,
Ya ver babamı bana ya da çık karşıma yiğitçe.
Tekfur cevap vermeden saldırmış Kirman Bey’e. Kirman Bey karşı koymuş fakat tekfur devirmiş atını Kirman Bey’in, düşürmüş yere. Kirman Bey Allah’a dua etmeye başlamış:
“Yücelerden yücesin ya Rabb, yardım et bana göster kerametini, ben kulun senin gücün olmadan yenemem düşmanı, onlar çok ben az, tut kaldır elimden beni, göster düşmana adalet kılıcını…”
Kirman Bey besmele çekip kalkmış ayağa. Savurmuş mızrağını tek seferde öldürmüş tekfuru. Bunu gören düşmanlar kaçışmaya başlamış. Kirman Bey babasını alıp bindirmiş atına, dönmüşler obaya. Anası gelmiş sarılmış sevdiğine ve oğluna.
Dedem Korkut gelmiş, görelim hanım ne demiş:
“Hâk Teala güç versin yiğitlerine. Ömrünüz uzun ve bereketli olsun. Günahınız derlenip toplanıp Muhammed Mustafa’nın yüzü suyu hürmetine affolunsun.”